KÖYÜMÜZ'ÜN TARİHİ VE KÜLTÜRÜ-2
28-08-2014 12:58:32
KÖYÜMÜZ'ÜN TARİHİ VE KÜLTÜRÜ-2
Köyün kuruluşunda emek sahibi olan insanların attığı temeller üzerine oluşan bazı yargılar şu şekilde
sıralanabilir:
Kadına hak ettiği değer, genellikle verilir. Kadınların kararlara katılmaları yaygındır. Türkiye’nin bazı
bölgelerinde sadece kadınlar tarlalarda çalışırken Kuyulutatlar’da belirgin bir kadın ayrımcılığı yaşanmamaktadır.
Harcamalarda kadınlar da söz sahibidir.
Yukarıda ayrıntılı olarak belirtildiği üzere, kadınlara ve erkeklere verilen isimler çok büyük çoğunlukla dini
kaynaklıdır. Sünni-İslam’ın tek dini değer olduğu köyde Alevi vatandaşlarımızca sık kullanılan isimler de oldukça
yaygındır. Ali, Hasan, Hüseyin, Fatma gibi. Yukarıdaki İsimlerin yaygınlığı incelendiğinde çocuklara isim verme
konusunda herhangi bir taassup yaşanmadığı görülmektedir..
Kuyulutatlar’da helalleşmeye çok büyük önem verilir. Haksızlığı ortaya çıkan insanlara bazan pasif bile olsa,
genellikle belirgin bir tepki ile yaklaşılır.
Köy halkının namus anlayışı oldukça sağlamdır. Namuslu yaşamak oldukça önemlidir. Namus yönünden
yanlışı olan insanlar toplum güvenini kaybederler. Bir kız, adı birlikte anılan erkekle evlenir. Bir kızın adı bir erkekle
anılırsa o kıza artık başkaları farklı gözle bakmaz. Evlilikler karşılıklı gönüllülük esasına göre ve sevgiye dayalı olarak
yapılır. Başlık parası uygulaması yoktur. Zoraki evliliklere rastlanmaz.
Sosyal dayanışma oldukça kuvvetlidir. Özellikle dini bayramlar ile Ramazan ayında sosyal dayanışma bütün
yönleriyle ve çok güçlü olarak sergilenir.
Kuyulutatlar Köyünde, özellikle, dul kadınları himaye etmek amaçlı, onların kimseye muhtaç olmamaları
için sosyal dayanışma örneklerinin bütün güzelliklerini görmek mümkündür.
Köy halkının etnik kökenine gelince; Türk tipinin geleneksel tanımlardaki fiziki özelliklerinin tamamını köy
halkında görmek mümkündür. Deri yapısı, yaygın göz rengi, boy özellikleri, saç rengi ve kafa yapısı geleneksel
tanımlardaki Türk tipinin belirgin özelliklerini yansıtır. Köyün önemli mevkilerinin bazı isimleri de eski Türk
boylarının isimleridir. Kınık ve Salur (Köy ağzında söylenişi küçük ünlü uyumuna uygun olarak “Salır”).
Köyün adında yer alan “tat” kelimesinin taşıdığı anlamlar nedeniyle ayrı bir değerlendirme yapılacaktır.
Köy halkının etnik kökeninin Türk olduğu hususunda hiçbir şüphe bulunmamaktadır. Köyün bağlı olduğu
ilçe olan Derinkuyu’nun ve vilayet olan Nevşehir’in yüz yıllar öncesinde kökeninin çoğunluğunun Rum olması, 8
km. yanındaki kasaba Suvermez’in Rum nüfus çoğunluklu eski bir yerleşim merkezi olması, Derinkuyu ve Suvermez
Rumlarının Cumhuriyetimizin ilk yıllarındaki mübadelede Yunanistan’a göçlerinin sağlanması ile köyün etrafındaki
yerlerin de Türk egemenliğinde olması Türklerin bölgedeki özgüveninin gelişmesini sağlamıştır.
Köydeki bazı ailelerin Arap asıllı olduğu şeklindeki yargılar sağlam verilere dayanmamaktadır. Molla
niteliğinde ve unvanında bazı kişilerin köyde söz sahibi olmaları Arap asıllı olmalarından dolayı değil, ilgili kişilerin
dinî yönden bilgili ve saygın kişi olarak yer edinmelerinden dolayıdır. Köye molla unvanlı kişilerin geliş güzergahı
Kahramanmaraş’ın orta-kuzeyi ile Kayseri’nin doğu-güneyi güzergahıdır. Bu bölgelerde yaşayan Avşarlar'ın zoraki
iskan işlemlerinden memnun olmamalarından dolayı isyan girişiminde bulunmalarıyla bölgede karışıklık olduğu,
huzursuz bir ortamın bulunduğu tarihi bir gerçek olarak bilinmektedir. Avşarlar’ın isyanları ve Avşarlar’ın kavgacı
sert mizaçlarından dolayı uysal, kavgayı sevmeyen dini bağları güçlü ve Molla vasıflı kişilerin iç taraflara ve güvenli
bir yere yerleşme amaçları ile köye intikallerinin gerçekleştiği düşünülmektedir. Çünkü köyün yerleşim yeri
gizlenmeye oldukça müsait bir yer niteliğindedir.
Kahramanmaraş’ın Afşin ve Nurhak ilçelerinde Tatlar köylerinin olması dil ve ağız özelliklerinin çok büyük
benzerlik göstermesi anlamlı bir veri olarak değerlendirilmektedir.
http://www.kullartatlar.com/hayat-bilgisi/yoresel-kelimeler.html adresinde köyümüzün ağız özellikleri
ile paralellik gösteren kelime örneklerine rastlamak mümkündür.
Kuyulutatlar Köyünün yerleşim yeri oldukça ilginç bir özellik arz etmektedir. İki yanı belen denilen
yükseltilerle çevrilidir. İlçe merkezinden gelişte ve Kurugöl güzergahından gelişte köyün içine gelinceye kadar,
köyün varlığı belli olmamaktadır. Bu şekilde bir yerleşme ilk önce güvenlik endişesini çağrıştırmaktadır. Köyün
geçmişinin 300-400 yıl öncesine dayanabileceği yargısı ile, o zamanki kargaşa ve güvenlik zaafı nedeniyle böyle bir
yerleşimin gerçekleştirildiği düşünülmektedir. Köyün kurucularının veya ilk yerleşen kişilerin, ilim sahibi insanlar
oldukları hatıra getirildiğinde kargaşadan, kavgalardan ve cahillik eseri sayılacak uygulamalardan kaçılarak köyün
konumundan dolayı iskan yeri olarak seçildiği düşünülebilir. Sözü edilen bilgilerden hareketle sentez yapılmak
istenirse, esasen köy halkının da kavgacı yapıda olmadığı tam tersine uysal yapıda olduğu söylenebilir. Başka
köylerde yaşanabilen kan davaları, alış veriş kavgaları çocuk yüzünden kavgalara pek rastlanmaz. Kavga
teşebbüsleri olduğunda köy ileri gelenlerinin devreye girmesiyle kavgalar ve husumet önlenir.
Köye ilk gelenlerinin geliş güzergahı veya göçe kaynaklık eden ilk merkezleri araştırıldığında kesin bir veriye
rastlanılmamakla beraber, doğu-güney istikametinden bir akışla köye gelindiği sanılmaktadır. Köylülerin ağız
özelliklerinin Adana ve Kahramanmaraş’ın kuzeyi ile Kayseri’nin güneyi civarının ağız özellikleri ile örtüştüğü
belirlenmiştir. Köy kurucularının, yukarıda anılan bölgelerde, 1876-1877 Osmanlı Rus Savaşı sonrasında yaşanan
göç eylemi ile ilişkilendirilmeyecek bir zaman diliminden önce göç eyleminin gerçekleştiği kanaati oluşmuştur.
Çünkü o dönemde gerçekleşen göçte daha çok kadın ve çocuk ağırlıklı göç söz konusudur. Bizim köyün nüfus
yapısında ise kadın ağırlıklı bir dengesizlik oluşmamıştır.
Kurtuluş Savaşı ve öncesindeki savaşlarda, köy halkından pek çok kişinin şehit olduğu öğrenilmiştir. Şehit
çok olmasına rağmen, şehit aylığı alan insanların sayısı ilginç bir şekilde azdır. Bunun sebebi tam olarak
öğrenilememekle beraber, müracaat yollarının bilinmeyişi, köy muhtarlarının iletişim zaafı göstermeleri, vs. gibi
sebepler olduğu sanılmaktadır. Köy erkeklerinin çoğunun şehit olması köy kalkınmasını çok önemli oranda sekteye
uğratmıştır. Mağdur ailelerin sürekli fakirlik içinde yaşamaları, çocukların okutulamaması, yeteri büyüklükte ev-bark
edinememeleri gibi çeşitli sosyal problemleri de doğurmuştur.
Köyün adında yer alan “tat” kelimesi köy dilinde “dilsiz, kekeme” anlamına gelmektedir. Aynı kelime,
Elazığ yöresinde de aynı anlamda yani “dilsiz, kekeme” anlamında kullanılmaktadır. Elazığ yöresinde kullanılan bazı
kelimeler halen köyümüzde de kullanılmaktadır. “Meses, seme, sini, taha, tirit ve urup” kelimeleri gibi. Bu
kelimleler ülkemizde çok yaygın olmayan kelimeler olduğundan Elazığ yöresi ile ilgili tarihi bir irtibatı çağrıştırabilir.
Ancak daha fazla veriye rastlanılamamıştır. Ordu ve Isparta ile birlikte kullanılan kelimelerin de önemli miktarda
olması yönü farklı bir göç olayını da akla getirmektedir.
“tat” kelimesinden hareketle, “tat” kelimesi ile etnik kökeni ilgilendirecek ,bazı bilgileri de burada
değerlendirmek yerinde olacaktır. Ancak, burada yer alacak değerlendirmeleri, inceleme metodu hakkında bilgi ve
deneyim sahibi, verileri birlikte ve doğru değerlendirecek derecede uzman kişiler tarafından yorumlanması
gerektiğini özellikle belirtmek istiyorum.
“tat” kelimesi etimolojik olarak incelendiğinde görülecektir ki, “tat” Türklerin egemen olduğu yerlerde
yaşayan Arap veya İranlılara verilen bir addır. Yani Türklerin yaşadığı yerde Türk olmayanlara verilen addır. Tatlar
isminin ise, Hazar denizi kıyısında, İran Azerbaycanı sınırında yaşayan, İran soyundan olan bir topluluğun adı olduğu
ortaya çıkar. Bu bilgilerden hareketle, köyün etnik kökeninin Arap ve İranlı olabileceği akla gelebilir. Bu iddiaya
uygun Köyde rivayetler de bulunmaktadır. Ancak sadece kelimenin anlamı, böyle bir etnik etiket için yeterli olamaz.
Çünkü ileri sürülecek düşüncenin pek çok bilimsel veri veya verilere kaynaklık edecek karinelerle desteklenmesi gerekir. Ayrıca, “Tatlar” ismi Dünyanın pek çok yerinde özellikle de Türk Cumhuriyetlerinin yoğun olduğu bölgede
de kullanılmaktadır.
Köye ait özellikler topluca değerlendirildiğinde, Acem (İran) kültürü özelliklerine (kişi isimleri, dini inanış,
ibadetler, giyim, kadın hakları gibi motiflere hiç rastlanmaz. Aynı şekilde Arap kültüründen etnik çağrışım
yaptıracak hiçbir iz yoktur. Sadece mezhep özelliklerine bakmak bile yeterli olacaktır. Zira, köy camiinde Kabe
örtüsünden bir parça kumaş saygı uyandıran bir durumda çerçeveli bir halde saygı ile seyredilirken, aynı çerçeve
Arap kültüründe hiç bir önem taşımaz. Ayrıca geçmişe önem vermek, karar sürecini kadınlarla yaşamak Türklerde
önem taşımaktadır. Asimilasyonla Arap kültürü veya İran kültürü unutulmuş, Türk kültürü benimsenmiş
denilebilecek bir uygulama örneği de görülmemektedir. Köy civarındaki kasaba, köy gibi başka yerleşim yerlerinde
yaşayan insanlarla dil-ağız özellikleri yönünden çok önemli sayılacak farklılıklar görülmektedir. Ayrıca asimilasyonla
ilişkilendirilebilecek başka Türk bölgelerinde yaşanan bazı davranışlar, mesela isimler benimsenmemiştir. Sadece
Türklerde görülen, isimler ya hiç yoktur ya da son derece azdır. Türklerin İslamiyeti kabulünden önce kullanılan
Türk isimlerinden ola: Mete, Kaya, Turan, Kağan, Oğuz…. gibi. İslâm ile birilikte ilişkilendirilen isimler ise çok
yaygındır. Bu karineler ele alınarak değerlendirildiğinde, Kuyulutatlar Köyü halkı için, ibadetle ilgili uygulamalarla ve
kültürel dindarlık ile kaynaşmış, davranışları kalıplaşmış, samimi dindar Türk insanı profili ortaya çıkmaktadır.
“tat” kelimesinin “dilsiz, düzgün konuşamayan kişi” anlamında halen kullanılması köye ilk gelen kişilerin
tat olduğu, bu özeliğin civarda yaşayan insanlar tarafından ayırt edici isim olarak kullanılmış olma imkanı daha
yüksektir. Çünkü lakap takmak, kişilerin fizyolojik özelliklerine göre insanları tanımak, tanıtmak halen yaygındır.
Kel, kör, topal, kır, çolak, gibi lakapların hala takdim unsuru olarak kullanıldığı görülmektedir.
Yukarıdaki değerlendirmelere yönelik, ilmi temellere dayalı yaklaşımlar iletildiğinde tarafımdan özellikle
değerlendirilecektir.
Netice olarak, köyümüzün adıyla ilgili olarak, Tatlar isminin, köken araştırması bakımından
değerlendirilmesinde, birkaç kekeme veya dilsiz kişinin veya maiyetindeki sağlam olsa da ailenin büyüğü olan
kişinin “tat” olması durumundan hareketle, köyün adını bulduğu kanaati oluşmuştur.
Şebeke suyu bağlanmadan önce, köyün içme ve kullanma suyunun kuyulardan sağlanması nedeniyle
köyün adının Kuyulutatlar olarak kalıplaştığı kabul görmektedir.
Türkiye çapında yaptığım bir incelemeye göre Tatlar adını taşıyan 10 tane köyün varlığı ortaya çıkmıştır.
Çalışmalar sürdükçe bu sayının artabileceği kabul edilmektedir.
TATLAR ADINI TAŞIYAN KÖYLER İLE BAĞLI BULUNDUKLARI YERLER ŞÖYLEDİR:
Sıra No: Köyün Adı : İlçesi : İli :
1- Kuyulutatlar Derinkuyu Nevşehir
2- Tatlarin Acıgöl Nevşehir
3- Kullar-Tatlar Nurhak Kahramanmaraş
4- Büyüktatlar Afşin Kahramanmaraş
5- Küçüktatlar Afşin Kahramanmaraş
6- Tatlar Sincan Ankara
7- Tatlar Gerede Bolu
8- Tatlar Merkez Bolu
9- Tatlar Altındağ Ankara
10- Tatköy Korkuteli Antalya
11- Tat Köyü Yıldızeli Sivas
12- Tat Köyü Selçuklu Konya
(devam edecek)
Mustafa DEMİR (*)
(*)Eğitim Uzmanı
Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni
Tel:0535-3745023
mustafademir50@hotmail.com
kuyder.com
- KUYDER EĞİTİM BURSUNA DEVAM EDİYOR 2023 - 2024
- KUYDER EĞİTİM BURSUNA DEVAM EDİYOR 2022 - 2023
- KUYDER EĞİTİM BURSUNA DEVAM EDİYOR 2021 - 2022
- KUYDER EĞİTİM BURSUNA DEVAM EDİYOR - 2020-2021
- KUYDER EĞİTİM BURSUNA DEVAM EDİYOR
- KUYDER 25.ŞEPE ŞÖLENİMİZ SULTANGAZİ'DE DÜZENLENDİ
- KUYDER İYİLİK YAYMAYA DEVAM EDİYOR
- HAYRİ GÖKTAŞ YENİDEN KUYDER BAŞKANI SEÇİLMİŞTİR
- Yeni Eğitim ve Öğretim Yılı Burs Başvuruları
- 23.KUYDER ŞEPE ŞÖLENİMİZ PENDİK'TE DÜZENLENDİ
- DR. ZEYNEP YILMAZ'A BAŞARILAR DİLERİZ
- ŞAMPİYON KULE SPOR
- VEFAT : HAYRİYE ALTAŞ VEFAT ETMİŞTİR
- VEFAT :YUSUF ÜNLÜ VEFAT ETMİŞTİR
- KUYDER FUTBOL TURNUVASI 3.HAFTA SONUÇLAR VE PUAN DURUMU
- GELİN & DAMAT DÜĞÜNDEN SONRA KUYDER FUTBOL TURNUVASI'NA
- KUYDER FUTBOL TURNUVASI 2.HAFTA SONUÇLAR VE PUAN DURUMU
- KUYDER FUTBOL TURNUVASI 1.HAFTA SONUÇLAR VE PUAN DURUMU
- VEFAT : HÜLYA KARASU VEFAT ETMİŞTİR
- VEFAT :MÜNEVVER GÜNEY VEFAT ETMİŞTİR