Kuyder

Sadece Gün Batımlarında Büyüyen Adamdan Anılar..

17-02-2012   21:41:50

Sadece Gün Batımlarında Büyüyen Adamdan Anılar..

 

            İlhancığım  yüreğine sağlık, güzel olmuş.Sayende ben de bir şeyler karalıyorum. Kapını çalmadan açan yine ben oldum,oluyorum.Senle aynı yıl doğanlar

bari çalsalar ya kapını, anıları tazeleseler olmaz mı? Üstelik ücretsiz,beleş hani…

     Benim de ebem Hüsne teyze olmuştu hatırlıyorum hayal meyal (gülmeyin)  tabi ki duymuştum.Hiç ağlamamışım nedense ,bakmışlar sesim çıkmıyor, sabaha kadar bekleyelim icabına bakarız demişler,malum!

Sabaha karşı kımıldamaya ve ağlamaya başlamışım.

 Sonraları ağlamak için dilini bile kıpırtatmayan bu çocuk  hiç susmamış,

devamlı konuşan,soran,sorgulayan biri olmuş,öyleki yoldaşlarımı yorduğumdan  dolayı beni

tarlaya ,bağ ve bahçeye götürmez olmuşlar.Nerden bilsinler ki, soran,sorgulayan çocuklar zekidir.Onun içindir ki çocuklarımızı dinleyelim.Bu durum çoğumuz için geçerliydi  o zamanlar.Şimdi de geçerli tabi ki.

     Çok konuşma alışkanlığım(tepki anlamında ) bazılarını kırmama neden olmuştur.Çoğunluğunda haklı da olsam, onun için beni bağışlasınlar.

      Zaten benim yirmili yaşlara kadar yaşamımın bazı kısımları boş hevesler

uğruna heder olmuştur.Ama köyümü her zaman için özlerim.

      Çünkü İstanbul'u çok iyi değerlendirebilirdim,şükür halimden memnunum,fakat akademik(Üniversite hocası v.s.) anlamda iyi yerlerde olabilirdim.

 

   Beni olgunlaştıran, Güzel İstanbul yıllarım olmuştur.Onun içindir ki çok bahtiyarım.Ki Şehri İstanbul'la  haşir neşir oldum,fırsat buldukça da oluyorum.Ziya Paşa'nın dediği gibi 'Derya içre yaşarlar,deryadan habersiz'ler gibi değil.

      Bir de fedekar SADIK öğretmenimiz vardı,en çok da benim burnumu silmiştir,

sümüklü ve horoz kadar  birisiydim.Gerçekten çok cılızdım, Cemile ebemin(nine)

mahallesindeki  bir horozla baş edemezdim.Horozdan korkan oğlan!.Neyse konumuza dönelim.

    Bir 23 Nisan bayramında 1. sınıftayım övünmek gibi olmasın çalışkanız(ilhanKeltepe,Nafiz,Bayram Ali amcanınYaşar.Ekip’e selam)

fakat çekingenim,Sadık hocam beni çağırdı,yanıma gel çökelik dedi(çökelik, sanki bu kelimeyi kullanırdı gibi hatırlıyorum.)

   Sana bu şiiri veriyorum,bayramda okuyacaksın dedi.Heyecanlıyım tabi ki

kürsüye çıkamadım,beni kucakladı çıkarttı,ben heyecandan başladım ağlamaya,ulan çökelik(çökelek) dedi hayellerimi yıktın ne yaptın dedi,zor bela okudum tabi ki.                                                                  

 Aslında hocamız bir efsaneydi  bir parağrafa sığmasa gerek..Allah rahmet eylesin..

    Sonra hiç durmadım tabi,şiir,türkü,şarkı kırıla gitti, hala da gidiyor.Haddimi bilerek tabi ki..

 Mademki konu doğumdan açıldı,bir şiirle bitiriyorum;(Bir şairimizin)

    FERHAT DOĞUNCA NE ŞİRİN ÇOCUK DEMİŞLER,

     KEREM DOĞUNCA ASLINA DÖNDÜ DEMİŞLER.

                                                                            Birozan-Mersin-şubat/2012

Yandex.Metrica